El-ayak-ağız hastalığı, virüs kaynaklıdır ve ağız, avuç içi ve ayak tabanlarda görülen döküntü ile kendini gösterir. Kalça, genital bölge, diz veya dirsek de etkilenebilir. El-ayak-ağız hastalığı dünya çapında görülebilir.
İnsandan insana
El-ayak-ağız hastalığına neden olan virüsler çok bulaşıcıdır. Eller yoluyla bulaşma önemli bir rol oynar.
Patojenler, vücut sıvılarıyla doğrudan temas yoluyla insandan insana bulaşır. Bunların arasında özellikle döküntülerdeki kabarcıkların içindeki sıvı sayılabilir. Eller bu sıvı ile temas ederse, virüs kolayca elden elde bulaşabilir. Patojenler aynı zamanda hastaların dışkısından, örneğin alt değiştirme sırasında da, bulaşabilir.
Hava üzerinden bulaşma da mümkündür. Öksürürken veya hapşırırken, virüs içeren küçük damlacıklar havaya karışır ve etraftaki diğer insanlar tarafından alınır.
Temiz olmayan eşyalar
Patojenler ayrıca ortak kullanılan nesneler, örn. kapı kolları, tutamaçlar veya merdiven korkulukları üzerinden de bulaşabilir.
Virüs bulaşmış kişilerin yüzde 80’inden fazlası hastalık belirtisi göstermez, ancak yine de virüsü bulaştırabilirler.
El-ayak-ağız hastalığı ortaya çıktığında, ilk belirtiler genellikle ateş, iştah kaybı ve boğaz ağrısıdır. Ateş başladıktan bir iki gün sonra ağız içinde, dil üzerinde ve dış etlerinde küçük kırmızı lekeler belirir. Hastalığın seyrinde bu lekeler ağrılı kabarcıklara dönüşür. Bir iki gün sonra kırmızı lekeler avuç içine ve ayak tabanına yayılır. Kalça, genital bölge, diz ve dirsek de etkilenebilir. Kaşıntı genel olarak görülmese de bazı vakalarda görülebilir.
El-ayak-ağız hastalığı genelde hafif geçer. Hastalar çoğu zaman - doktor müdahalesi olmadan da - beş ila yedi gün içinde iyileşir.
Menenjit, felç veya beynin iltihabı gibi komplikasyonlar çok nadir görülür. Bazı vakalarda, el veya ayak tırnaklarında kayıp gözlenmiştir.
Hastalık hamilelik döneminde dahi hafif geçer ve ciddi komplikasyonlar çok nadir görülür. Aynısı doğumda anneleri tarafından enfekte olan yeni doğanlar için geçerlidir. Ancak çok nadir durumlarda yeni doğanlarda karaciğer veya kalp gibi hayati organlar hastalanabilir.
El-ayak-ağız hastalığının bulaşması ve ortaya çıkması arasında genellikle üç ila on gün vardır. Özellikle döküntülerdeki kabarcıkların içindeki sıvı çok bulaşıcıdır. Bu nedenle, döküntü sırasında enfeksiyon riski özellikle yüksektir ve ancak kabarcıklar kurumaya başladıktan sonra azalır.
Belirtiler geçtikten sonra dahi, virüs dışkı yoluyla haftalar boyunca atılabilir ve yeniden yayılabilir.
Herkes el-ayak-ağzı hastalığına yakalanabilir, ancak çoğunlukla on yaşın altındaki çocuklar yaz sonunda ve sonbaharda etkilenirler.
Hastalar iyi el hijyenine dikkat etmeli ve başka insanlardan uzak durmalıdır.
El-ayak-ağız hastalığına yakalanan çocuklar, diğerlerine bulaşma riskini azaltmak için mümkünse topluma ait alanları ziyaret etmemelidir. Kabarcıklar kuruduğunda çocuklar, genellikle doktor tarafından hazırlanan bir sağlık raporu olmadan toplumsal alanlara geri dönebilirler.
El-ayak-ağız hastalığının bilenen bir tedavisi mevcut değildir. Sadece semptomlar tedavi edilebilir, örneğin ateş düşürücü ve ağrı kesici ilaçlar ve gargaralar kullanılabilir.
Hijyen önlemleri enfeksiyon riskini azaltır:
Tavsiye ve bilgi için, lütfen yerel sağlık kuruluşuna başvurun.
Ayrıca İnternet'te, Robert Koch-Institut'un sayfalarında, profesyonel anlamda daha fazla bilgi bulabilirsiniz (www.rki.de/Hand-Fuss-Mund-Krankheit).
Hijyen yoluyla enfeksiyondan korunma ile ilgili bilgiler Bundeszentrale für gesundheitliche Aufklärung'un internet sayfasında bulabilirsiniz (https://www.infektionsschutz.de/).